
Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Selma Metintaş, Türkiye’de devam eden yerli koronavirüs aşısı geliştirme faaliyetleriyle alakalı, senede bir ya da iki defa aşılamanın toplum için gerekli olduğunu, mutasyonlar da göz önüne alındığında yerli aşı faaliyetlerinin çok daha önemli bir fayda sağlayacağını belirtti. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Metintaş, sağlık çalışanlarının Türkiye’de ilk vakanın kaydedildiği Mart 2020’den bu yana büyük özveriyle süreci idare ettiğini ifade etti.
Yerli aşı çalışmaları sürüyor
Metintaş, sağlık sektörünün meslek şehitleri de vererek canlarını hiçe sayarak salgınla savaştığını belirterek, “Sağlık çalışanlarının gerçekten son 50 yılın en önemli mücadelelerinden birini verdiğini açıkça söyleyebiliriz. Bu mücadele takdirin üstündedir.” şeklinde konuştu. 17 günlük “tam kapanma” döneminin sonrasında vaka sayılarının düşeceğini fakat bu durumun kalıcılığı hakkında şüpheleri olduğunu dile söyleyen Metintaş aşılamanın devam ettiğinin altını çizdi. Metintaş konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “Toplumun en az yüzde 50’sinin doğal ya da aşılanma ile immünize olduğunu kriter alırsak bu oran gerçekleşene kadar tedbirlere titizlikle uymak gerekir. Aşılanma mutlaka hızlandırılmalı ve yaygınlaştırılmalıdır. Tedbirler tedricen gevşetilmelidir. Yani daha kalabalık yaşam ve çalışma ortamlarının normalleşmesi daha ileriye bırakılmalıdır.” Maske ve mesafe kuralının kesin olarak devam ettirilmesine ihtiyaç olduğunu belirten Metintaş toplulukla aktivitelerden mutlaka uzak durulması gerektiğini ifade etti. Hasta veya temaslı kişilerin bunu saklamaması, hemen bildirdirmesi gerektiğinin altını çizen Metintaş, “Vaka sayısı azaldığında filyasyon çalışmaları daha önemli hale geliyor çünkü daha etkili oluyor. Bu nedenle tam kapanma sonrası filyasyon çalışmaları daha bir güçlü hale getirilmelidir” şeklinde konuştu.
“İKİ DOZ AŞI YETERLİ DEĞİL” ÖNGÖRÜSÜ
Koronavirüs için iki doz aşının yeterli olmayacağı tahmininde bulunduklarını ifade eden Metintaş, “Muhtemelen birkaç yıl boyunca grip aşısı gibi ama ondan çok daha yaygın olarak koronavirüs aşılaması devam ettirilecektir. Yani 2021 yılı sonbaharı ile yılda bir veya iki kez koronavirüs aşılaması toplum için gerekecektir. Bu durumda mutasyonlar da dikkate alındığında yerli aşı tahmin edildiğinden çok daha önemli bir işlev görecektir. Umarım 2021 sonbaharına yerli aşı yetişir” şeklinde bir açıklamada bulundu.
Metintaş, yerli aşı ve ilaç geliştirme faaliyetleri hakkında da değerlendirmeler yaparak, “Önümüzdeki sonbahara kadar Türkiye için en az iki çeşit aşının mümkün olacağını düşünüyorum ve umut ediyorum” diye konuştu. “Virüsün mutasyona uğramasıyla dünya genelinde pek çok varyant çıktı. Türkiye’ye özgü varyant teorik bakımdan mümkün, pratikte düşük bir ihtimal.” şeklinde bir açıklamada bulunan Metintaş, çünkü mutasyon gelişimi için hızlı bulaş, ilaçların düzensiz tüketimi, eksik aşılama, beraberindeki diğer viral enfeksiyonların risk teşkil ettiği, bu risklerin Türkiye için çok etkili olmadığı düşüncesinde olduğunu söyledi. Prof. Dr. Metintaş, “Şimdiye kadar dünyada bitmemiş pandemi olmamıştır. Bu pandemi de bitecektir, yeter ki biz hep birlikte mücadele etme inancımızı kaybetmeyelim” şeklinde konuştu.